Türkiye'nin Nabzı - Darbe Girişimi Sonrası Türkiye’de Siyaset ve Toplum / Temmuz 2016

Türkiye 15 Temmuz’da bir darbe teşebbüsüyle karşılaştı. Darbeye direnen siviller, kamu görevlileri katledildi, TBMM bombalandı. Türkiye’nin darbeler tarihinde görülmedik bir şiddet kullanılarak seçilmiş cumhurbaşkanı, hükümet, TBMM ve doğrudan sivil halk hedef alındı. 27 Mayıs’tan 12 Eylül’e uzanan darbeci zihniyet, mesyanik bir dini grubun (FETÖ) fanatizmiyle birleşince ortaya kanlı bir darbe teşebbüsü çıktı.

 

Ancak seçilmiş iktidarın, sivil halkın ve tüm siyasi partilerin darbe karşıtı tutumu darbecileri durdurdu. Bizatihi darbe girişiminin varlığı Türkiye’de demokrasinin kurumlarıyla ve siyasal kültürüyle tam yerleşmediğinin bir göstergesi olmakla beraber darbenin engellenmesi demokrasinin yeniden inşası için yeni bir alan açıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım’ın muhalefet parti liderleriyle biraraya gelmesi, demokrasi ve hukuk devleti ortak paydasında tüm siyasi partilerin ve farklı kimliklerin uzlaşabileceği bir dönemin habercisi olabilir.

 

Demokrasi yoksa kamuoyunun da, kamuoyunun ne düşündüğünün de ve kamuoyu araştırmasının da bir anlamı yok. Bu bilinçle Türkiye’nin Nabzı toplumun düşüncelerini, tercihlerini, önceliklerini, tutum ve tavırlarını ölçmeye devam ediyor.

 

15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle Temmuz ayında Türkiye'nin Nabzı araştırması için iki defa anket uygulaması gerçekleştirilmiştir. Temmuz ayı araştırmasının Ekonomi bölümü 15 Temmuz'dan önceki, diğer bölümleri ise 15 Temmuz sonrası süreci yansıtmaktadır. Türkiye'nin Nabzı Temmuz ayı "Darbe girişimi sonrası Türkiye'de siyaset ve toplum " araştırması; Türkiye genelinde NUTS 2 sistemine göre 26 bölgeyi esas alan 28 ilde tabakalı örnekleme ve ağırlıklandırma yöntemi ile 28 Temmuz-1 Ağustos tarihlerinde toplam 1275 kişi ile görüşülerek yapılmıştır. Araştırma; 0,95 güven sınırları içinde 2,74 hata payı ile CATI anket yöntemiyle gerçekleştirilmiştir.

 

Türkiye'nin Nabzı Temmuz ayı "Ekonomi" araştırması; Türkiye genelinde NUTS 2 sistemine göre 26 bölgeyi esas alan 28 ilde tabakalı örnekleme ve ağırlıklandırma yöntemi ile 14-15 Temmuz tarihlerinde toplam 1091 kişi ile görüşülerek yapılmıştır. Araştırma; 0,95 güven sınırları içinde 2,97 hata payı ile yüz yüze anket yöntemiyle gerçekleştirilmiştir.