Ordu'nun Demokrasi ve Hukuk ile İmtihanı
Ordunun kendi içerisindeki darbe heveslileri ile yerince mücadele ettiğine inananların oranı (%46,5) ile bu kesimlerle yeterli mücadelenin yapılmadığına inananların oranı (%47,2) birbirine çok yakındır. Genelkurmay Başkanı’nın “ordu demokrasiye ve hukuka bağlıdır” sözünü defalarca dillendirmesine rağmen katılımcıların bu söze yeterince güveni olmadığı anlaşılmaktadır. Bu konuda 6 ay önceki araştırma sonucu ile bugünkü araştırma sonucu birbirine çok yakındır. Dolayısıyla, TSK’nın darbe heveslileri ile yeterince mücadele etmediğine olan inanç aradan geçen 6 aylık sürede bir değişim göstermemiştir. Son 50 yılda askeri darbelerin ve muhtıraların türlüsünün görüldüğü, yakın geçmişte “Ordu göreve” pankartları taşıyan sivillere bile şahit olunan bir ülkede demokrasi ve hukuk çıtasını yükseltmek için verilen kavga elbette kolay değildir. Araştırma bulgularına göre; her ne kadar da TSK içerisinde darbe yapmak isteyen kimi personelin hala mevcut olduğuna inananların oranı %55 civarında olsa da, ordunun darbe yapma ihtimali olduğuna inanların oranı (%26,9) düşüktür. Buna karşılık, Türkiye’de bundan böyle askeri bir darbenin olamayacağına inananların oranı ise %62,2’dir. Son zamanlarda TSK hakkında sınırlar zorlanarak yapılan eleştiriler oldukça artmıştır. Bu eleştiriler sadece ordunun demokrasi ve hukuk sınırları içerisinde kalmasını arzu eden liberal-değişim yanlısı kesimler tarafından değil aynı zamanda CHP gibi mevcut rejimin değişmemesi için çaba gösteren devletçi kesimler tarafında da yapılmaktadır. Devletçi ve değişime karşı olan bu kesimler de, devleti dönüştürmeye çalışan güçlere karşı TSK’nın pasif kaldığı ve yeterince mücadele vermediği düşüncesi ile eleştiri yapmaktadır. Bu durumda TSK’nın savunuculuğunu yapacak sivil bir cepheden söz edilemez hale gelmiştir. Her kesimden gelen bu eleştiri ve kimi zaman akıl almaz iddialara karşı Genelkurmay Başkanı medya aracılığıyla başında olduğu kurumu savunma ve iddiaları yalanlama zorunda kalmıştır. Genelkurmay Başkanı’nın Ordu ile ilgili iddialara karşılık yaptığı açıklamaları samimi ve inandırıcı bulanların oranı %42,4 iken, tam tersi düşünenlerin oranı %45’tir. Son zamanlarda yaşanan Ordu ile ilgili olayların bu kurum ve Genelkurmay Başkanı’na duyulan güveni %30 civarında olumsuz etkilediği, %10 civarında da olumlu etkilediği gözlenmiştir. Bu türden olayların TSK’ya duyduğu güvende bir değişiklik oluşturmadığını belirtenlerin oranı ise %57 civarındadır.