Yeni CHP ve Öğrenci Protestoları Aralık 2010
Bu araştırmamızın amacı, halkın son zamanlarda ülke gündemini meşgul eden konular hakkında halkın görüşlerinin belirlenmesidir. Bu amaç doğrultusunda; sıcak bir gündem maddesi olan yumurta protestoları, yeni CHP örgütlenmesi, Kürt meselesi ile bağlantılı anadilde eğitim ve iki dil tartışmaları, dış politika konuları ve partilerin oy dağılımları araştırılmıştır. Araştırma; 31 ilin merkez ilçe/ilçeleri, diğer ilçeler ve köylerinde 25-29 Aralık 2010 tarihleri arasında toplam 1504 kişi ile yapılmıştır.   Hayattan memnuniyet 2010 yılının sonlarında Türkiye genelinde yapılan bu araştırmada; katılımcıların % 55,7’si hayatlarından memnun olduğunu belirtirken, %33,2’si ise hayatlarından memnun olmadığını ifade etmektedir. Son bir yıllık periyoda bakıldığında hayattan memnuniyet oranında 4 puan civarında bir artış görülmektedir.   Türkiye iyiye doğru mu kötüye doğru mu gidiyor? Araştırma bulgularına göre; halkın %50’si Türkiye’nin gidişatı konusunda iyimser görüş bildirip ülkenin ‘iyiye gittiğini’ söylerken, %44’ü Türkiye’nin ‘kötüye gittiğini’ düşünmektedir.   Polisin Üniversite Öğrencilerine Yönelik Tavrı ve Yumurtalı Protestolar Son birkaç aydır, üniversite öğrencilerinin eylemlerine karşılık polisin müdahalesi kamuoyunda eleştirilere maruz kalmıştır. Özellikle bazı öğrenciler polisin bu müdahalesini sert bularak bir tür “misilleme” yapmış ve bazı siyasiler ile yazarları, üniversitelerde yumurtalı protestolarla konuşturmamışlardır. Yaşanan bu olaylar üzerine yöneltilen soruda halkın %73’ü gibi büyük bir çoğunluğu ‘yumurtalı eylemleri’ demokratik bir protesto şekli olarak görmemektedir. Bu eylemleri demokratik protesto olarak niteleyenlerin oranı %24’tür. İlginç bir şekilde halkın %70 gibi büyük bir çoğunluğu polisin üniversite öğrencilerine yönelik davranışını da doğru bulmamaktadır. Polisin öğrenci olaylarındaki davranışını doğru bulanların oranı %25’tir. Sonuçta halkın çok büyük bir çoğunluğunun hem yumurtalı eylem protestosu yapan öğrencileri hem de polisin davranışlarını onaylamadığını anlaşılmaktadır. Polisin tavrını destekleyen Başbakan ve hükümet sözcülerinin haklı olduğunu düşünenlerin oranı ise %31 civarında olup, Başbakan ve hükümet sözcülerinin öğrenci olaylarına karşı gösterdiği tepkiyi doğru bulmayanların oranı ise %61’dir. Parti’de yaşanan değişimin ardından eski yönetime göre CHP’nin Kılıçdaroğlu’nun liderliğinde iktidara daha yakın olduğu konuşulmaktadır. Yeni CHP, sürekli muhalefette kalmanın ağır psikolojik etkisinden kurtulmak için yeni başkanı Kılıçdaroğlu ve ekibi ile bir atılım yapmak ve tek başına iktidara gelmek istemektedir. Acaba toplum bu beklentiyi desteklemekte midir? Halkın %55.6’sı Kılıçdaroğlu ve ekibinin CHP’yi iktidara taşıyamayacağını, %38’i ise bunu başarabileceğini düşünmektedir. Ayrıca, CHP’li seçmenlerin %70’i yeni lider ve ekibine güvenmekte ve iktidara gelebileceklerine inanmaktadır. Bu oran yeni lider ve ekibinin parti tabanından büyük ölçüde onay aldığını göstermesi açısından önemlidir. Nitekim tüm katılımcıların %52.5’, Kemal Kılıçdaroğlu’nun son kongrede verdiği sözleri ciddiye almadıklarını ifade ederken CHP’lilerin %77’si bu sözleri ciddiye aldıklarını belirtmektedir.   CHP İktidar olur mu? Parti’de yaşanan değişimin ardından eski yönetime göre CHP’nin Kılıçdaroğlu’nun liderliğinde iktidara daha yakın olduğu konuşulmaktadır.  Yeni CHP, sürekli muhalefette kalmanın ağır psikolojik etkisinden kurtulmak için yeni başkanı Kılıçdaroğlu ve ekibi ile bir atılım yapmak ve tek başına iktidara gelmek istemektedir. Acaba toplum bu beklentiyi desteklemekte midir? Halkın %55.6’sı Kılıçdaroğlu ve ekibinin CHP’yi iktidara taşıyamayacağını, %38’i ise bunu başarabileceğini düşünmektedir. Ayrıca, CHP’li seçmenlerin %70’i yeni lider ve ekibine güvenmekte ve iktidara gelebileceklerine inanmaktadır. Bu oran yeni lider ve ekibinin parti tabanından büyük ölçüde onay aldığını göstermesi açısından önemlidir. Nitekim tüm katılımcıların %52.5’, Kemal Kılıçdaroğlu’nun son kongrede verdiği sözleri ciddiye almadıklarını ifade ederken CHP’lilerin %77’si bu sözleri ciddiye aldıklarını belirtmektedir.   Ana Dilde Eğitim ve İki Dil Meselesi Türkiye’nin en önemli sorunu haline gelen Kürt meselesi ve terör, ülke gündemini en çok meşgul eden konular olarak 2010 yılına da damgasını vurmuştur. Çözümde gecikme ve toplumun henüz hazır olmadığı yeni siyasi tekliflerin gelmesi siyasetin iyice sıkışmasına neden olmaktadır. Türkçeden başka anadillerde de eğitim ve öğretim verilmesini onaylayanların oranı %30 iken buna karşı olduğunu ifade edenlerin oranı %69’dur.   En Büyük Dış Tehdit ‘En büyük dış tehdit hangi ülkeden gelmektedir?’ Soruna halkın %43’ü ABD cevabını vermektedir. Türkiye’nin NATO içinde ve ikili düzeyde ‘stratejik müttefik’ olarak üst düzey ilişkilerinin bulunduğu bir ülkenin birinci derecede tehdit kaynağı olarak algılanması ilginçtir. Kamuoyu baskısı altında böyle bir ilişkiyi yönetmek ciddi zorluklar taşıyabilir. İkinci tehdit kaynağı olarak halk %24 oranıyla İsrail’i göstermekte, ardından büyük bir oransal düşüşle (%3) İran ve (%2) Yunanistan gelmektedir.    Bugün Seçim Olsa Bugün bir seçim yapılsa %17 civarındaki kararsızlar ve protesto oyları ile bu soruya cevap vermeyenler partilere oransal olarak dağıtıldığında; iktidar partisi AK Parti’nin %45,3 ile birinci parti olacağı, yeni lideri ile bir ivme yakalama çabasında olan CHP’nin %30.7 ile ikinci sırada olacağı ve baraj altında kalıp kalmayacağı zaman zaman tartışılan MHP’nin ise %14 oranında oy alacağı tahmin edilmektedir. Anadilde eğitim ve iki dil tartışmalarının odağındaki parti olan BDP’nin ise tahmini oy oranı %6.5’tir.